Samsun’da Meclis’te grubu bulunan partilerden sadece CHP DP ile ittifak yapacak, adayına listesinde yer verecek. Diğer partiler ittifak yapsa da seçime kendi logolarıyla girecek. İttifak ülke barajını aşmak için yararlı olacak. İttifak içindeki partilerin toplam oyu yüzde 7’yi buluyorsa, ittifak içindeki partiler barajı aşmış olacak. Barajın 7 indirilmesi hiçbir partiyi doğrudan ilgilendirmiyor MHP dışında.
MHP dışındaki partilerin yüzde 10 baraj sorunu yoktu. Bir kısmı barajı aşıyor, diğer kısmı da baraja yaklaşamıyordu. MHP’nin barajı yüzde 7’ye düşürmesi, yüzde 7’ye düşürmesine rağmen hem ittifak yapması hem de kendi logosuyla seçime girmesi, yüzde 7’nin de garanti olmadığını gösteriyor. Yüzde 7’nin üzerinde oy olmadan nasıl vekil çıkaracak? Bırakın yüzde yediyi yüzde 10 bile yetmeyebilir bir vekil çıkarmaya. İttifak için seçime girenler oyların dağılımına göre; ittifaksız girenlere karşı büyük bir avantaj sağlayabilir. Hükümet bu yasayı neden çıkardı ki MHP’ye kurulmuş bir tuzak. MHP 80 vekilden 40’a düşmüştü, şimdi de 20 ye düşer..Memleket bir tarafa kendilerini kurtaracak bir yasa bile çıkaramıyorlar. Defalarca yazdım MHP kurtulmadan ittifak kurtulmaz.
Kılıçdaroğlu da burnundan kıl aldırmıyor, bir gün İYİ P Gen Bşk Akşener’e başka bir gün Memleket P Gen Bşk M. İnce’ye rest çekiyor. İnce tüm partilerin uyması gereken yasal zorunluluk ve vicdanı sorumlulukları hatırlatıyor, Kılıçdaroğlu ‘tamam’ demiyor. İnce de ‘Hoş geldin, boş geldin, güle güle’ diyor. Adeta ‘oya moya ihtiyacım yok’ diyor, gazı veren tam vermiş. ‘Osmanlı tokadı atmak için Seçmen elini havaya kaldırdı, biri tokadı yiyecek ama kim yiyecek?
Cumhurbaşkanı/AkParti Gen Bşk Erdoğan, HDP’nin hesaplarındaki blokeyi kaldıran bazı AYM Üyelerini arayarak ‘Size çok güveniyordum. Hesaplardaki blokenin kaldırılması yönünde nasıl oy kullanırsınız?’ diye soruyor. Üye. İlk tedbirde Yargıtay Başsavcılığı o kadar ciddi iddialarla geldi ki bize, Hazine yardımının doğrudan terör örgütüne aktarıldığına dair bir iddia karşısında tedbir vermemek gibi bir alternatifimiz yoktu. Ama benim açımdan şahsen tedbirden başka bir yol bulamadım.
Fakat sonra gelen belgelerde gördük ki 2017-2018 ve daha sonraki yıllarda olmak üzere terör örgütüne fiili bir aktarım söz konusu değil. Firmalara ödemeler, şunlar bunlar var. Doğrudan terör örgütüne para aktarıldığı yönünde bende bir kanaat oluşmadığı için fikrimi değiştirdim, hukuki yönüyle karar verdim, tedbire ilişkin hiçbir yasal düzenleme bulunmuyor’ dedi.(Halktv.com.tr Seyhan Avşar)
20 yıldır yapılan yasal düzenlemelerle kapatılma şartları oluşsa da kapatılma yasaları unutulduğu, çıkarılmadığı için kapatılması gereken partiler kapatılamıyor. Dolayısıyla partiler hem siyasi hem de silahlı propaganda yapabiliyor ve kapatılamıyor. Sadece bu hükümet anayasanın yarısından fazlasını değiştirirken birçok konuda yasal düzenlemeler getirdi. AYM Üyesi yasal boşluktan söz ediyor.
Yasaların yetmediğini seçim zamanı, uçağımızın olmadığını ormanlarımız yanarken, imar aflarının yanlışlığını sellerden sonra, depreme karşı hazırlıksız olduğumuzu resmi rakamlara göre ki 50 bin, hasar ve kurtarma çalışmalarının yetersizliğine göre belki 200 bin can kaybından sonra eksiklerimizi görebiliyoruz. Vatandaşın can ve mal emniyetini sağlamak için var olan devlet, her felakette vatandaştan kurtarılmayı bekleyecek durumdaysa hükmedenler ne iş yapıyor?
Bizi kurtarması gereken devleti biz kurtarıyoruz. KOŞ VATANDAŞ; Ormanlar yanıyor, FETÖ darbe yapıyor, devleti ele geçiriyor, seller ne varsa silip süpürüyor, depremin enkazından feryat, figan yükseliyor koş vatandaş! Kurtarılan vatandaşların yaraları sarılacak koş vatandaş! Para lazım ‘Hesaba para yatır vatandaş!’
Devlet babadır; babaların ailelerini koruyup kolladığı, geçimini sağladığı gibi devlet de vatandaşını korur kollar geçimini sağlar. Gel gör ki devlet, beslenme, barınma, eğitim v.b. konularla ilgilenmiyor, çocukların anasıyla sadece yatakta ilgileniyor. Böyle devletin bekasından söz edilebilir mi? Devletin bekasını korumakla görevliler devletin bekası için en büyük tehdit.